deve eti

• yedikten sonra boy abdesti gerekir
• hafif ekşimsi ve dana ve kuzu etine nazaran sert olan bir et çeşidi efendim.
• turkiye'de bulmasi zor olan et. git edirne'ye. sor deve pastirmasi, sucuk diye. git aydin'a diyicekler. aydin'a gitsen zonguldak. zonguldak'a kapagi atsan yol...
  
  anladiniz durumu. yenmiyor.yenmedigi icin de bulmasi zor.
  
  bir de esnaf eski kulturleri yoketmis. istanbul'da ne varsa yurtta da oyle. bir homojen kultur olmusuz; deve eti de sadece bu homojenlik arasinda yitip giden bir deger.
• yiyeli 20 seneye yakın oluyor. tadını hatırlamıyorum ama kıvamı taş gibiydi. sanki eti kavururken herkese yetsin diye araya kuşbaşı büyüklüğünde taş katmışlar gibiydi. hiç beğenmeniştim o zamanlar. cami temeli için kurban edilmişti.
  
  edit: o caminin minaresi yıkıldı çok sonraları. taş minare yoğun yağmur ve rüzgarı yiyince dayanamadı.
• (bkz: kekremsi)
• umman'da pişirme ve yeme fırsatım oldu. tavada şantiye konteyneri içinde erkek erkeğe arkadaşlarla pişirmiştik. hafif ve gayet lezzetlidir.
• bana ağır gelmişti.
• genelde bizim yörede sucuk yapımında kullanılan et.
• bir kere sucuğunu yemeye zorlandım. benim için ilk ve son oldu. ağır, ekşimsi ve yağlı bir tadı vardı.
• denemek için tadılabilir ama sığır ya da kuzuya asla alternatif olamaz. hele ki ekşi tadı sebebiyle tencere yemeklerine konması mümkün değildir.