7 entry daha
  • kendisini yıllardır takip ediyorum, onlarca ortak arkadaşımız var, onların anlattığı dedikodular sebebiyle dikkatimi çekmişti. öncelikle ilk başta kendisi için çok üzülüyordum, en yakınlarının hakkında anlattıkları, kişiliği hakkındaki yorumları çok üzücüydü. bunca rezilliğe rağmen hala beraber yatıp kalkmaya devam ettikleri için anlatılanların abartıldığını bile düşünmüştüm. zamanla insanları bir hikayeye inandırmayı başardı, queer, hak savunucusu, liberal, entellektüel genç yetenek personasını destekleyecek bir done yoktu ama kendisine gösterilen muhabbet akıl almaz düzeye ulaştı.

    en yakınlarının anlattığından ve kendisiyle çeşitli sebeplerle muhattap olan insanların yaşadıklarından yola çıkarak söylemeliyim ki kendisini yalancılıkla, hırsızlıkla, iki yüzlülükle suçlayanların sayısı çok fazla.

    nihayetinde bunlar dedikodudur diye düşünürken, twitter’da hükümet destekli bir takım hesapların da desteğini alarak tecavüz mağduru olduğunu ilan etti. hepimiz mağdurun yanında olmak adına, kadının beyanı esastır diye düşünerek ona destek olduk. ortak tanıdıklara o günden beri soruyorum; ne zaman dava açacak? kendisi asla tecavüzle suçladığı eski iş arkadaşına dava açmadı ve bunu bir türlü aklım almadı. sora sora öğrendim ki, suçladığı kişi açıklamasında bahsettiği gibi iş arkadaşı falan değil eski sevgilisiymiş. bu da olabilir, insan sevgilisinin de tecavüzüne elbet uğrayabilir. fakat bunu neden söylemez? neden dava açmaz?

    ben bu soruları sorarken karşı taraf bu kızcağıza iftira davası açmış, ortak bir arkadaşımız da davaya müdahil olmuş, onun sayesinde öğrendim ki kendisi mahkemede kendisinde kişilik bozukluğu olduğunu (!), devamında da mealen, bu kişinin değilse bile bir zamanlar tecavüze uğradığını o sebeple kafasının attığı bir gün kendini sağıltmak adına böyle bir twit attığını söylemiş.

    bu kıza hırsız diyen de var, yalancı diyen de, bir yerlere gelmek için neler yaptığını en yakınlarından duyuyoruz, queer ama sevmediği lgbtiq+ bireylere ağzına gelen homofobik hakareti edebildiğini, başarılı kadınlarla ilgili hep “acaba kimle yattı da bu oldu?” gibi laflar edebildiğini, yeri geldiğinde hak savunucusu yeri geldiğinde ırkçı olduğunu arkadaşları hep anlatıyor. zamanında bir sanat kurumuna yalan söylediği için nasıl diskalifiye edildiğini ortak sanat çalışmalarına imza attığı arkadaşları ballandıra ballandıra anlatıyor. bu halden anlıyoruz ki hiç dostu arkadaşı yok. ve bence kendisi ne hali varsa görebilir. ama allah aşkına hiç mi düşünmüyor ve bu yola çıkarken düşünmedi, bu yaptığı bütün tecavüzcülerin ekmeğine yağ sürdü! böyle kadınlar yüzünden tecavüzcüler mahkemelerde çıkıp sırıta sırıta bu kadın itibar suikastine girişti sayın hakim, iftira atıyor demekten daha da çekinmeyecek! dostun arkadaşın yok, iyi bir avukatın da mı yok!? tecavüzle suçladığın kişi seni dava edince nasıl çıkıp bende kişilik bozukluğu var dersin!? bu nasıl aktivistlik? bu nasıl feminizm? bu nasıl queer olmak? bu nasıl hak savunması? 1 seneden fazla ceza almış iftira atmaktan, milyonlarca kadının hak arayışına vurduğu darbenin sebebi kendisini sağıltmakmış. vay canına! tecavüze uğradım diye iki satırlık açıklama yapmıştı ama bu dava ile ilgili nedense hiç açıklama yapmadı, peşinde sürüklediği destekçilerinden bir özür bile dilemedi. kadın hakları için mücadele eden kişi ve kuruluşlardan, kadınların haklı davasına bu rezaleti karıştırdığı için af dilemedi. mottosu every way that ı can, yolunda ilerliyor ve buna şaşırmalı mıyız bilemiyorum.

    tek kelimeyle utanç verici, bu hilkat garibesi mantalitenin üreteceği sanatı takip etmek ve desteklemek isteyen herkese bol şans diliyorum.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap